1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Parayla gelen o güç var ya...

Rusya’nın Petersburg şehrine gitmek nasip olmuştu.
Nazi Almanya’sı işgaline uğramış, yakılmış,. Yıkılmış, binlerce kayıp vermiş bir şehir.
Şehrin ortasına olabildiğince yüksek ve güzel bir kurtuluş anıtı yapmışlar o direnişi ve kurtuluşu unutturmayacak.
Altına da bir müze inşa etmişler.
Müzeye girdiğinizde, işgal sırasında Rus halkının çektikleri çileyi adeta yaşıyorsunuz.
İşte sözünü ettiğimiz bu müzenin tam karşısında, Almanların meşhur bira markası devasa bir mekan açmış.
öylesine kalabalık ki içi ve dışı, adeta oturacak yer bulamıyorsunuz.
öğrendiğimize göre mekanın sahipleri de Alman iş adamlarıymış.
***

Vietnam’a gitmek de nasip oldu.
Vietnam halen komünizm ile yönetilen bir ülke.
Yıllar süren işgal ve savaş sırasında yakılıp yıkılmış. Binlerce ölü vermiş bir ülke.
Başkentine indiğimizde iki büyük bina gördük yan yana.
Her ikisi de dünyaca ünlü gıda markasına aitti.
Şaşırıp “Bu markalara bu izin nasıl verildi?” diye sorduk, “Valla birilerine özel izin verildi” cevabını aldık…
***

Sonuç olarak her iki ülkede de gördüğümüz bu manzara, büyük bedeller ödenerek, silahla kazanılan bağımsızlıkların, süreç içinde para ile kaybedildiğini anlatıyordu bize…
Haklı olmanın değil, güçlü olmanın geçerli olduğu bir dünya düzenine işaret ediyordu gördüklerimiz.
Bugün ülkemizde yaşanan, akıl sır erdiremediğimiz, “Bu kadar da olmaz” dediğimiz bütün olaylar da aslında aynı kapıya çıkıyor…
Para, sizin canınızı-kanınızı verdiğiniz bağımsızlığı bile, adeta intikam alırcasına elinizden alabiliyor.
O yüzden, şu sıralar oldukça gündemde olan ormanların ve sahillerin talan edilmesini, doğanın katledilmesine rağmen başlatılan maden aramalarını falan bir de işin bu yönüyle değerlendirin istedik.


.....


Yapan değil de eleştiren utanır hale düşürülüyor


Toplum öyle bir hale geldi ki, anlamak mümkün değil…
Adam utanılacak bir iş yapıyor…
Yönetenlere olan yakınlığı ile hak etmediği bir göreve geliyor örneğin…
Ya da…
Siyasetteki konumu sayesinde hak etmediği işleri alıyor mesela…
Kısacası bal tutuyor parmağını yalıyor…
Suyun başında duruyor anlayacağınız…
Ama bunun ne eleştirilmesine tahammül edebiliyor ne de konuşulmasına.
Hiç hak etmemesine rağmen sonuna kadar hak ettiğine inandığı için, bütün çevrenin de böyle davranmasını istiyor iyi mi?
İşin kötüsü çevre de aynı şekilde davranıyor…
Ne konuşan çıkıyor, ne eleştiren, ne de yazan-çizen.
Hâlbuki herkes biliyor haksızlığın olduğunu…
Herkes biliyor kendisine yonttuğunu.
İşte bu yüzden fısıltı ile geçiştiriliyor haksızlık.
Biri çıkıp, doğruları söyleyerek yüksek sesle eleştirmeye görsün…
Sanki ayıp eden kendisiymiş gibi muamele görüyor.
Sonuç olarak…
Toplumda her naneyi yiyenler değil de, bunları eleştirenler utanacak hale düşüyor, düşürülüyor.
Arkadaş!
 Utanacağın işi yapma!
Yapıyorsan da çık “Ben bunu kendime hak görüyorum” de k hiç olmazsa reklamın olsun…


.....


En etkili siyasi çalışmadır samimiyet…


AK parti’nin yeni Odunpazarı ilçe başkanı Ali Acar, yönetici arkadaşlarıyla birlikte geldi ziyaretimize.
İlçe başkanlığı görevini üstlendikten ve yönetim kurulunun oluşmasının ardından ziyaretlere başladıklarını ifade etti.
Sohbetin başında ilk sözü “Dinlemeye geldik” oldu…
Mahalli seçimin AK Parti tarafından niçin kaybedildiğinden tutun da, Odunpazarı bölgesinin sorunlarına, belediyenin çalışmalarından, mahallelerin durumuna kadar ne varsa sordu…
Ardı ardına gelen sorular sırasında bir ara “Gazeteci olan biz miyiz o mu?” diye düşünmedik değil hani…
Sohbetten de anladık ki Ali Acar körü körüne siyaset, körü körüne muhalefet yapmak istemiyor.
Soruyor, dinliyor, sentez yapıyor.
-“Yanlışa ‘yanlış’, doğruya ‘doğru’ diyebildikten sonra mesele kalmaz. Biz Odunpazarında bunu yapmaya kararlıyız” diyerek, nasıl bir yönetim anlayışı içinde olacaklarını da az çok ifade ediyor.
Kendisine sohbet sırasında sadece tek şey söyledik…
-“Hiçbir siyasi çalışma samimiyet kadar etkili değildir. Bunu sağlayın yeter. Zira partinizin Eskişehir’de aldığı her mağlubiyetin arkasında samimiyetten uzaklaşmak yatıyor” dedik…
Kendisinin de böyle bir tespiti olduğunu söyledi…
Başarılar dileyerek uğurladık Ali Acar ve arkadaşlarını…
Samimiyet üzerine kuracakları yönetim anlayışlarının başarılı olması temennisiyle birlikte…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi