1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Partiler kendilerine oy verebilecek "Hedef kitle" nin farkında mı?

Siyaseten sağ tarafta yer alanlar var.
Bu insanlar kesinlikle sol bir parti ve adayına oy vermez.
Siyaseten sol tarafta yer alanlar da var…
Bu insanlara da kesinlikle sağ bir parti ve adayına oy verdiremezsiniz.
Bir de…
Sağ ve sol ayrımı pek gözetmeyen, “ben vizyona ve hizmete bakarım” diyen, kullanacağı oyu partinin ve adayının performansına göre her seçim değiştirebilen insanlar var.
İşte bu insanlar hemen her partinin hedef kitlesi konumunda.
Eskişehir örneğinden yola çıkacak olursak…
Eskişehir’de AK Partinin oyu belediyeleri almaya yetmiyor…
CHP’nin oyu da genel seçimlerde (Her ne kadar 7 Haziran seçimlerinde birinci parti olmuş olsa da) Eskişehir’den birinci çıkmaya yetmiyor.
O halde…
Her iki partinin de gerek mahalli seçimlerde, gerekse genel seçimlerde yukarıda sözünü ettiğimiz bu hedef kitleye oynaması lazım.
Diğer bir deyişle…
CHP’nin kendi oylarını koruyup, bu kitle içinden özellikle genel seçimlerde sağ’a gidenlerin oyunu almayı başarması lazım…

Keza…
AK Parti’nin de, yine kendi oylarını korumak suretiyle, bu kitleden özellikle mahalli seçimlerde sol’a gidenlerin oyunu alması gerekiyor.

Peki bu nasıl olacak?
Aslında bunun yöntemini bulmak çok da zor değil…
CHP’liler daha çok ilçelerde, yağmur duaları ve hacı pilavlarında boy gösterecek, AK partililer ise daha çok şehir merkezinde, bağlar caddesinde ve cafelerde kendini gösterecek.
Neticede…
Seçimi her iki partiye de bu sözünü ettiğimiz kitlenin ikna olmasıyla birlikte vereceği oylar kazandıracağına göre…
Hangi taraf, bu karşı tarafa daha çok meyilli kitleyi ikna edebilirse, seçimi de o taraf kazanacak…
Bu basit kural bir türlü anlaşılamıyor.
Son yapılan referandum dahil her iki taraf da, kendi tarafı içinde seçim çalışması yaptığını zannederek, havanda su dövdü.
Kendisine oy verecek olan insanları ikna etmeye çalıştı.
Belki tabanlarını tutmak için yaptılar bunu bilemiyoruz ama…
Keşke, kendi içlerinde yapacağı çalışmayı karşı tarafa gidebilecek seçmen kitlesi üzerinde yapmış olsalardı.
Bu şekilde belki Evet ve Hayır oyları arasında fark daha da açılır, belki de fark daha da kapanırdı…


.....


Engin çakmak’ın haftalar öncesinden
söyledikleri ve bilim insanlarının tespitleri…


Büyükşehir Belediyesi Genel Sektereti Engin çakmak’ı ES TV’de konuk etmiştik.
Ağırlıklı konu Belediye hizmetleriydi ancak Engin çakmak’ın uzun yıllar Danıştay’da Hakimlik yapması ve TV programının da referandumun hemen sonrasında yapılması nedeniyle kendisine referandum sonuçlarını da değerlendirmesini istemiştik.
Engin çakmak o programda üç önemli tespitte bulunmuştu referanduma yönelik.
Geçersiz oyların niçin geçersiz olduğunun bilinmediğini, çünkü tutanakta böyle bir alan açılmadığını, Yurtdışı ve doğu’da mühürsüz oylar geçersiz sayılırken, ülke genelinde mühürsüz oyların geçerli sayıldığını ve son olarak da veri analizi yapılmadan sonuçların alel acele ilan edildiğini ve itirazların da yine alel acele ret edildiğini söylemişti.
önceki gün, aralarında Boğaziçi, ODTü, mimar Sinan,İTü gibi üniversitelerde görev yapan bilim adamlarının,referandum sonuçlarına ilişkin hazırladıkları bir mütalaa yayınlandı.
Kamuoyu ile paylaşılan mütalaanın sonuç kısmında 3 önemli tespit yer alıyor.
İlginçtir…
Akademisyen bilim insanlarının yapmış olduğu 3 ayrı tespit ile Engin çakmak’ın haftalar öncesinde yaptığı tespitler üst üste örtüşüyor.

Zira…
Bilim insanlarının referandum sonuçlarına ilişkin olarak yaptıkları tespitlerde:
-Geçersiz oyların niçin geçersiz olduğunun bilinmediği, çünkü tutanakta böyle bir alan açılmadığı… -Yurtdışı ve doğu’da mühürsüz oylar geçersiz sayılırken, ülke genelinde mühürsüz oyların geçerli sayıldığı…
-Veri analizi yapılmadan sonuçların alel acele ilan edildiği ve itirazların da yine alel acele ret edildiği ifade ediliyor…


.....


Hesap sorulsun istiyoruz…


Sanayi Odası Başkan adayı Celalettin Kesikbaş ile oda seçimlerine yönelik sohbet ediyoruz.
Eskişehir Basket’in başkanlığını yapan ve aynı zamanda Eskişehir’de tanınmış bir sanayici olan Sinan özeçoğlu ile sağlam bir ikili olmuşlar.
Kesikbaş’ın önemli bulduğumuz 2021 yılı hedefi var.
Oda başkanlığına seçilmesi halinde, yapacağı hizmetlerin tamamlanma tarihini 2021 yılı olarak belirlemiş.
Bu hedeften yola çıkarak:
Sanayiciler arasında ortak satınalma platformundan, Data Center merkezine, Made in Eskişehir markalarının yaratılmasından sanayicinin tüm sosyal ihtiyacını karşılayacak Yaşam merkezi’ne kadar pek çok projenin 2021 yılında bitecek şekilde vadini vermiş.
Bunun bir risk olduğunu söylüyoruz kendisine…
-“Niçin bu günden, projelerin bitiş tarihlerine kadar kendinizi bağlayacak hedeflerle ortaya çıkıyorsunuz? Seçilmeniz halinde bu sözünü verdiğiniz projelerden bir tekini bile tamamlayamamanız halinde hesap sorulma ihtimalini düşünmüyor musunuz?” diye…
-“Aslında bizim istediğimiz de bu. Yani hesap sorulacak baskısı. Bu baskı bizim bu projeleri zamanında bitirmemizin en büyük tazyiki olacak” diyor önce.
Ardından da…
-“Risk alınması gerekiyorsa elbette alınacak. Ben seçilmem halinde bu vaadini vermiş olduğum tüm projelerin 2021 yılına kadar tamamlanacağına inanıyorum. Bu projeler dünden bu güne çıkmış projeler değil. Uzun süredir en ince ayrıntısına kadar üzerinde hesap yaptığımız projeler bunlar. üstelik bu projelerin gerçekleşmesinde Sanayi Odası’nın kasasından tek bir kuruş dahi çıkmayacak. O yüzden hiçbir sanayici arkadaşım en küçük bir endişe duymasın. Seçim kazanılacak, geleceğe yönelik 2012 yılını adres verdiğimiz tüm projeler zamanında gerçekleştirilecek ve Eskişehir’in sanayisi de sanayicisi de bugünkü konumunun çok çok üzerinde bir statüye sahip olacak” diyerek tamamlıyor sözlerini.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi