1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Savunanlar eleştirir oldu...

Gazetenin civarında, yaşamını Milli Piyango bileti satarak sürdüren bir tanıdık var.
Zaman zaman gezer, bazen de sabit bir yer bulup biletlerini orada satar.
İktidar partisine hiç mi hiç toz kondurmaz.
Ne söylesen, neden yakınsan mutlaka sözünüzün üzerine bir sözü vardır.
Kurulduğundan beri iktidar partisine bırakın oy vermeyi, tam bir savunucusudur.
Son görüşmemizde biraz kızgın olduğunu fark ettik.
Nedenini sorduğumuzda Sigaraya gelen zammın keyfini kaçırdığını söyledi.
Baktık yavaştan eleştiriyor iktidarı.
-“Ne o? çok savunuyor, toz kondurmuyordun” dedik, “Savunma da bir yere kadar” dedi önce…
Ardından da…
“Bu güne kadar savunduğum için pişman değilim, ama bugünden sonra savunur muyum bilemiyorum. çünkü Tren raydan çıkıyor, kabahat de Makinistte” dedi.
***
Uzaktan bir akrabamız var…
İktidar partisine bugüne kadar tek bir toz kondurduğuna şahit olmadık.
İyi savunur, çevresindeki herkes de iktidarı sonuna kadar desteklediğini bilir.
Geçenlerde sohbet ettiğimiz sırada keyfinin biraz kaçtığını fark ettik.
Ne olduğunu sorduğumuzda anlatmaya başladı.
Oğlunu mecburen İmam Hatip lisesine yönlendirmişler.
-“Bizim çocukları zorla o okullara gönderiyorlar, kendi çocukları özel okullarda hatta yurt dışında okuyor” dedi.
-“Ama çok savunuyordun” demeye kalmadı, kendisi söyledi:
-“Bugüne kadar hep destekledim. Yanlış bulduğum şeylere rağmen yaptım bunu. Ama bu yaşadığım olay beni çok sinirlendirdi. Belki yine desteklemeye devam ederim o belli olmaz. Fakat bu destek eskisi gibi de asla olmaz”
***
Markette alışveriş yaparken kasketli biri yanaştı.
-“Sen gazetecisin değil mi?” diye sordu…
Başımızla onayladığımızda ise:
-“Şu zamları niye yazmıyorsunuz? Baksana her şey ateş pahası” dedi kızgın bir tavırla…
Sonra da karşı rafta bulunan Peçete, Tuvalet kağıdı ve Kağıt Havlu’ları gösterip “Şunların fiyatlarına bakar mısın?” diye parmağıyla gösterdi…
Kağıt fiyatlarındaki artışı kitap ve gazete alırken değil de, tuvalet kağıdı alırken fark ettiği için önce kendisini kutladık…
çok sormak istedik hangi partiyi desteklediğini…
Nedense sormadık…
İçimizden bir ses “Boşver… Ne gerek var?” dedi.


......


Ruh hastası mı olduk ne?


Hamamyolu düzenlemesini yapan Odunpazarı Belediyesi, koyduğu masa-sandalye ve büfeler aracılığıyla, insanlara 1 liradan çay satmaya başladı.
çay ve Şeker’e üst üste gelen zamlar nedeniyle, 1 liraya satılan çay fiyatının da haliyle artması gündeme geldi.
Odunpazarı Belediyesi bunu yapmamış.
Ne yapmış?
-“Vatandaşa soralım. Eğer zam yapın derse yapalım, yapmayın derse sübvanse edip yapmayalım ve çayı 1 liradan satmaya devam edelim.” Demiş.
Yani…
Bir nevi küçük çaplı referanduma götürmüş meseleyi…
Anlattığımız bu meselenin haberini Esgündem 26 haber sitesi duyuruyor.
Haberin altına yazılanları bir okuduk ki,  Aman Allahım! Neler neler yazmışlar.
Biri “Yeniden yolları boyamak için mi çaya zam yapılacak?” diye sormuş…
Başka biri…
-“CHP zihniyeti işte!” demiş…
Başka biri…
-“Zaten bulaşık suyu gibi çay” demiş…
Bir başkası ise:
-“Oradan içmeyiveririz olur biter” yazmış…
-“çay ve Şeker’e zam yapıldı. Sizin de yapmanız lazım” diyen yok.
-“çay ve Şeker’e zam yapıldı ama bari siz yapmayın” diyen de yok…
-“Bunu bize sormanız son derece demokratik” diyen de, “Bunu bize niçin soruyorsunuz ki?” diyen de yok…
Toplum olarak ruh hastası mı olduk ne?


......


 


Var mı cahillikten güzeli?


Bilgi sahibi kişiler, bilgisiz kişiler karşısında, çoğunlukla başarısız olur…
Zira…
Bilgi arttıkça, şüpheye düşme ihtimali de artar.
Bu durum bilgisiz ve niteliksiz insanlar için geçerli değildir.
çünkü…
-Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
-Niteliksiz insanlar, olmayan niteliklerini abartma eğilimindedir.
-Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler.
-Cahilliğine rağmen her şeye hakkı olduğu iddiası ile ortalıkta öylece dolaşırlar.
-Kesinlikle dinlemezler ve ezberlerine yerleştirdikleri birkaç cümleyi söylemek için çırpınırlar.
-“Yalan” en büyük dikkat çekme silahlarıdır.
-Herkesin kendisini sevdiğini zannederler, nefret edildiklerini bir türlü kabullenmezler.
-Kesinlikle mahcubiyet duymazlar ve en iğrenç olaylara neden olduklarında bile haklı olduklarını zannederler.
-Yüzleri asla kızarmaz çünkü, organizmalarında o bölüm doğuştan iptal edilmiştir.
Fakat…
-Boş teneke gibi çok ses çıkardıkları için de, toplum içinde en çok dikkat çeken onlardır.
-Kariyer basamaklarını hızla tırmananlar ise genellikle zorba ve kendisini kurnaz olarak gören yine bu cahiller olurlar.

Ne yazıktır ki;
Siyasette, İş yerinde, arkadaş ortamında, bakkalda veya manavda bu tiplere her an rastlamak mümkündür.
Yukarıda yazdıklarımız, Psikolojide Kruger Sendromu’nun ortaya koyduğu tespitlerdir.
Bu yazıyı okuyup da “Kimin için yazdı acaba?” diye boşuna kafa yormayın.
Yazının gittiği herhangi bir adres yok.
Aslına bakacak olursanız, yazının gideceği adres bir hayli de çok…


.......


Piyasa halleri…


Şöyle bir dolaşın şehirde…
En kalabalık yerler nereleri biliyor musunuz? öncelikle şans oyunları oynanan Ganyanlar ve İddia bayileri…
Tam da piyasaların nasıl olduğunu ortaya koyuyor bu tablo…
Yani…
Kimileri geleceği şansta görüyor, kimileri 'olacağı buymuş’ deyip, kendisini içkiye vuruyor, çoğu da işi Allaha havale ediyor.
Vaziyet maalesef böyle…
Aslında bu vaziyet piyasanın nasıl olduğunun özeti bu galiba…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi