Seçilecek başkanların ilk işi

Eski yıllarda şehre para girdisi sağlayacak en basit yatırım olarak Askeri birlikler gelirdi.

üretimi ve ticareti olmayan, bu yüzden gelir ve refah seviyesi olarak ülke ortalamasının altında kalan şehirler için Askeri birliklerin konuşlandırılması, o şehrin ticaretine hatırı sayılır bir katkı sağlardı.
Sonraki yıllarda Askeri birliklerin yerini üniversiteler aldı.
Kurulan üniversiteler şehirlerin sosyal ve kültürel yaşamlarına yaptığı katkının yanı sıra, yine kuruldukları şehre önemli ticari katkı sağlamaya başladılar.
üniversitelerin sağlamış olduğu katkı halen de şehirlerin ticari yaşamlarını ayakta tutmaya devam ediyor.
Şehirlerin ticari hayatını önemli ölçüde etkileyen diğer bir faktör ise turizm.
Turizm sayesinde ticari yaşamı bir hayli yüksek olan çok sayıda il var.
Bunların dışında:
Tabii ki şehrin ticari hayatını etkileyen en önemli faktörlerin başında ise kuşkusuz, sanayi eliyle yapılan üretim geliyor.
Tüm bu anlattıklarımızdan sonra gelelim Eskişehir’e.

ESKİŞEHİR’DE SANAYİ üRETİMİ BELLİ

Eskişehir’in, kendi kategorisinde bulunan illerle kıyaslandığında öyle ahım şahım bir sanayisi yok.
Bu durum üretiminin de ahım şahım olmadığını gösteriyor.
Arçelik, Paşabahçe, TEİ gibi ulusal markalar ile bu markaların yan sanayilerini çıkartıp bir tarafa koyduğunuzda, geriye üretim yapan Eti, Sarar, Kılıçoğlu, Alp Havacılık gibi markaların başını çektiği firmalar ile bunların alt kategori ve kapasitelerinin altında yer alan firmalar kalıyor.

üretim para demek.
üretimin artması, o şehre girecek paranın da, hem istihdam hem de katma değer açısından artması anlamına geliyor.

O halde...
Yapılacak olan ilk iş, Eskişehir’de üretimin artmasını sağlayacak olan yatırımları getirmek ve var olan üretimin artması için önündeki engelleri kaldırmak olmalı.

TURİZM YETERSİZ, üNİVERSİTE’DEN HABER YOK

Diğer taraftan.
Şehrin ticari yaşamını ayakta tutan üniversiteler ile kent merkezi turizminin bu şehre olan katkısı elbette küçümsenemez.
Ancak.
Kurulacak 3 ncü bir özellikli üniversite ile şehre günübirlik gelen turistlerin yerine, geldiklerinde en az 3-4 gün bu şehirde kalmalarının sağlanabileceği bir ortam halen yaratılmış değil.

Eskişehir ayarında bulunan her ilde üniversite sayıları 4-5’leri bulurken’ biz hala söz verilen 3 ncü üniversiteyi bekliyoruz bu şehirde.

Eskişehir ayarında bulunan her ile en az 3-4 günlük turizm turları düzenlenirken, biz hala sabah gelip, akşama dönen ve çay-simit parasından başka da ciddi bir para bırakmayan günübirlik turistleri ağırlıyoruz.
Demek ki, bu iki konuda da bu şehrin siyasetçilerine önemli görevler düşüyor.

Sonuç olarak.

Yukarıda söylediğimiz gibi bu şehrin daha yaşanabilir, daha sorunsuz, daha sosyal ve daha modern olabilmesi, bu şehre girecek paranın daha fazla olmasıyla doğru orantılı.
Para girişinin sağlanabilmesi için de, üretimin artmasını sağlayacak yatırımlara, 3ncü ve özelliği olan Anadolu üniversitesi ayarında bir hatta birden fazla üniversiteye ve Eskişehir’e ciddi anlamda katma değer sağlayacak nitelikli bir turizm planlamasına ihtiyaç var.
Bu söylediklerimizi gerçekleştirmek de özellikle önümüzdeki aylarda yapılacak olan Sanayi ve Ticaret Odası kongrelerinde göreve gelecek başkanların yapacağı ilk işleri olmalı.

Kısacası…

Sanayi ve Ticaret Oda başkanlarının seçilir seçilmez ilk görevi, bu şehre daha çok paranın girmesini sağlayacak projeler üzerinde yoğunlaşmalı.

Şu unutulmamalı ki, zengin bir kentin Sanayi oda başkanı da Ticaret oda başkanı da daha etkili, daha sözü dinlenir ve daha prestijli olur.

.....

Helal olsun Emniyet müdürlüğüne…

Engelli bireylerin kent yaşamında karşılaştığı bir sürü sıkıntı var.

Bu sıkıntılar ortadan kaldırıldı müddetçe engelli bireylerin kent içinde yaşamı daha kaliteli bir hale geliyor.

Bu konuda Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nün hissedilir önemli bir çabası var.

örneğin, geçtiğimiz aylar içinde “Engelleri Aşıyoruz” projesi çerçevesinde 52 polis memuruna işaret dili eğitimi verilmiş, verilen bu eğitim ile özellikle işaret dili ile konuşan engellilerle daha iyi iletişim kurulması sağlanmıştı.

Dün sosyal medya üzerindeki bir video dikkatimizi çekti.

Tekerlekli sandalye kullanan engelli bir birey, kaldırımdan aşağıya inemiyor.

çünkü tekerlekli sandalyenin inmesi için yapılan rampanın önüne bir araç park etmiş.

Engelli birey durumu bir telefon mesajıyla Emniyet Müdürlüğünün ilgili birimine iletiyor.

Emniyet anında harekete geçiyor.

Olay yerine önce bir trafik ekibi geliyor, ardından bir çekici.

önce cezası yazılıyor ardından araç çekiliyor.

Tüm bu anlattıklarımız 10 ya da 15 dakika içinde oluyor.

Videoyu izleyince yapılan iş çok hoşumuza gitti.

Emniyet’in engelli bireyler için gösterdiği hassasiyete şapka çıkarttık.

Tıpkı Emniyet Müdürlüğü gibi, başta belediyeler olmak üzere aynı hassasiyet gösteren kurumlar elbette var ama biz yine de bu hassasiyeti taşımayan kurumların bu gibi uygulamalardan ders almasını isteriz…

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Aday kriterlerini belirlemiş CHP

Cumhuriyet Halk Partisi, 2019’da yapılacak mahalli seçimlerde Belediye Başkan adayı kriterlerini sıralamış.

-Kamuoyu araştırması sonucunda ismi çıkacak.

-Halkta ve Parti örgütünde karşılığı olacak.

-Partiye olan aidiyeti aranacak.

-örgütün aday ile birlikte seçim çalışması yürüteceğinden emin olunacak.

-Vizyonu, projeleri olacak.

-Aday olduğu kenti ve sorunlarını bilecek.

Büyükşehirler için bu kriterlere birkaç tane daha eklenmiş.

-Kürt seçmenden kabul görecek.

-Milliyetçi seçmeni rahatsız etmeyecek.