1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Seçim sonuçlarının etkisinden kurtulamadıysanız, hemen bir hekime başvurun...



Seçimlerin üzerinden 10 gün geçti.
Hala, kazananların sevinci ya da kaybedenlerin üzüntüsü devam ediyor mu bilemiyoruz ama Psikiyatri uzmanı Alper Evrensel'in yapmış olduğu "sandık sonrası psikolojik durum tespiti" ne göre, bu işin 5 gün içinde bitmesi gerekiyor.
Çünkü:
Seçim sonuçları sonrası, kaybedenin hayal kırıklığı ve acısı ile, kazananın yaşadığı sevincin süresi, her ki taraf için de 15 gün sürüyormuş.
Yapılan tespitti duygusal bir toplum olduğumuzdan söz ediliyor.
Toplumda yaşayanların karar verirken ağırlığı da duyguya verdiği söyleniyor.
Seçimler için de aynı durumun söz konusu olduğu belirtilerek:
-"mantık- Hafıza ve duygular sıralamasında, Duygular yüzde 69, Akıl ve mantık yüzde 20, hafıza ise yüzde 20 paya sahip. Bu oranlar doğrultusunda seçim yapıyoruz. Böyle olunca da en büyük payı vererek duygularımızla yaptığımız seçim, sonuçlarının olumlu çıkması halinde sevinç, sonuçlarının olumsuz çıkması halinde ise, büyük bir hayal kırıklığı yaşatıyor" deniliyor.
Dahası...
Bu yüzden, sandıktan beklediği sonuç çıkmayanlar ve böylece oyunun boşa gittiğini düşünenleri, demoralizasyon dediğimiz, 2 hafta sürecek bir moral bozukluğu döneminin beklediği ifade ediliyor.
Bu 2 haftalık süre içinde, kişinin zevk aldığı etkinliklerden biraz soğuyup, uzaklaşma eğiliminde olacağı özellikle belirtilirken "Eğer bu süre 2 haftayı geçiyorsa mutlaka bir hekime görünün" tavsiyesinde özellikle bulunuluyor.
O yüzden...
Seçimlerin yapılmasının üzerinden 10 gün geçti.
Hala, seçimin sevincini ve üzüntüsünü, etkileriyle birlikte ilk günkü gibi yaşıyorsanız, 2 haftanın dolmasına önünüzde sadece 5 gün kalmış demektir.
Eğer bu 5 günde de durumunuzda bir değişiklik olmazsa, uyarıyı dikkate alıp bir hekime görünmenizde yarar var.
Çünkü bu durum normal değil, hatta depresyona işaret bir durum içeriyor...

......


CHP'de kongreler hesap günü...

CHP'de, 1 Kasım seçimlerinin yarıda kestiği kongre sürecinin takvimi belli.
Eğer olağanüstü kurultay kararı alınmaz ise:
20 Kasım ile 6 Aralık tarihleri arasında ilçe kongreleri yapılacak.
10 Aralık ile 3 Aralık tarihleri arasında da il kongrelerinin yapılması gerekiyor.
Büyük kurultay ise muhtemelen Şubat-Mart aylarında belirlenecek bir tarihte yapılacak.
Bilenler blir...
Cumhuriyet Halk Partisi'nde kongre süreçleri oldukça sert geçer.

Bunun iki nedeni vardır.

Birincisi: Cumhuriyet Halk Partisi'nde biat kültürü oluşmamıştır.

Her dönem, Genel Merkez ve Genel başkana muhalif bir ekip mutlaka çıkar.

Çünkü:
CHP kurumsal bir partidir ve CHP lilere göre, partinin yönetiminde bulunan insanlar bugün varsa, yarın yoktur.

Asıl olan partinin kendisidir.
İşte bu yüzden, CHP'li üyelerin büyük bir bölümü, genel merkez ve genel başkanını dahi eleştirmekten pek korkmaz.
Diğer neden ise: geçmişte yaşananların rövanşının alınmasıdır.

CHP'liler, kongre günlerini "Hesap görme" günü olarak bekler.
Geçmiş kongrede yaşadıklarının bir anlamında intikamını almak içindir kongre süreci.
O nedenle.

CHP de,geçmişte yaşanılanlar hiç unutulmaz.
Unutulmadığı için de, hiçbir kongre süreci öyle sakin bir şekilde geçmez CHP de.
Şimdi kongre süreci geldi çattı.

Yine benzer tablolar yaşanacak CHP de.

Geçmişte hakkının yendiğini düşünenler, hakkını yediğini düşünenlerin karşısına dikilecek.

Kıran kırana bir mücadele yaşanacak.

Bu arada.

Yan yana gelmeyen insanlar belki yan yana gelecek.

Dost olanlar belki düşman kesilecek.

Mücadelenin sonunda bir taraf kazanıp, diğer taraf haliyle kaybedecek.

Kazanan taraf, bundan sonraki süreçte avantajı kullanacak.
Kaybeden bir dahaki kongre sürecini bekleyecek.

......
Şimdi de böyle bir senaryo

Eskişehirspor'da işler kötü gidiyor.
Mesut Hoşcan bırakma taraftarı değil.
Halil Ünal yönetimi istiyor ama çok da sıcak bakılmıyor.
İsmail Ilgaz üzerinde yeni bir organizasyon hazırlı sürüyor.
Mesut Hoşcan, tükürdüğünü yalamama adına kulübü Halil Ünal'a bırakmak istemiyor.
Kamuoyunun bir bölümü de aynı gerekçeyle Halil Ünal'ı istemiyor.
Yani...
Ortada "Mesut gitsin ama Halil gelmesin" durumu var.
Bu arada İsmail Ilgaz etrafında "İdeal bir yönetim" oluşturma çabaları sürüyor,
Ancak...
Takımı bu durumdan kurtarabilecek kişi konusunda Halil Ünal'ın adı tüm olumsuzluklarına rağmen zikredilmeye devam ediliyor.
İşte bu aşamada yeni bir model konuşulmaya başlanmış.
Söz konusu model, "Öncelik ideal bir yönetim değil. Öncelik, Mayıs ayına kadar takımın ligde kalmayı garantilemesi" üzerine...
Bunun için de, Halil Ünal'ın Mayıs ayına kadar başkanlık yaparak, takımın ligde kalmasını sağlaması, Haziran'da görevinden ayrılıp, yerini ideal yönetimi oluşturacak olan İsmail Ilgaz'a bırakması ve Ilgaz yönetiminde Eskişehirspor'un ideal bir yönetim tarafından yönetilmeye başlanması.
Senaryo bu...
Ancak bu senaryoda "Ya Halil Ünal takımı düşmekten kurtardığında görevi bırakmazsa?" sorusu akla geliyor...
Bu sorunun da cevabı bulunmuş.
"Haziran ayında istifası baştan elinden alınır" deniyor.
Hatta...
Halil Ünal'ın bu durumu kabullendiği ve "Bu yöntemle benimle ilgili olumsuzlukların giderilmesinde bana da bir fırsat doğmuş olur" dediği söyleniyor.
Anlayacağınız...
Böyle bir senaryo konuşulmaya başlanmış Eskişehirspor camiası içinde.
Olur mu? Bilemiyoruz...
Tutar mı? Bilemiyoruz.
Mesut Hoşcan böyle bir senaryonun gerçekleşmesi için görevi bırakır mı? Bilemiyoruz.
İsmail Ilgaz ve oluşturmaya çalıştığı ideal yönetim bunu kabul eder mi? Bilemiyoruz.
Bildiğimiz sadece böyle bir senaryonun konuşulduğu...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi