“AK parti ülkede, CHP Eskişehir’de iktidar” dedik dün bu köşede.

Eskişehir’deki AK Parti ve CHP’nin, iktidara muhalefet etmek yerine, kendi partisi içinde muhalefet işlemi yürüttüğünü ifade ederek, her iki partide de  “Milletvekilleri, Belediye başkanları, yönetimler birbirleriyle anlaşamıyor. Birbirlerine karşı güç gösterisinde bulunuyor.”dedik.

AK Parti il başkanı Dündar ünlü aradı.

-“AK parti yönetimleri birbirleriyle anlaşamıyor demek büyük haksızlıktır” dedi önce.

Ardından da…

-“Eskişehir’de İl’i, İlçeleri, Kadın ve Gençlik kolları yönetimleri, bu güne kadar görülmemiş bir uyum içinde. Tam bir birliktelik var anlayacağınız. AK parti Eskişehir’de teşkilat olarak en az sıkıntının yaşandığı bir partidir. Teşkilat içinde sıkıntı olduğunu iddia edenler de soyut olarak değil de somut olarak bunu ortaya koymalıdır” dedi.

AK Parti teşkilatları arasındaki uyumun sıkıntıdan olabildiğince uzak olduğunu söylüyor Dündar ünlü.

-“Zaten bu uyumun bozulmasına da bu görevde bulunduğum süre zarfında asla izin vermem” diyerek tamamlıyor sözlerini.

.....

Biz sonradan böyle olduk…

“Almanya’da bir çiftçi…

Tarlasından çıkan ürünleri yolun kenarına sandıklarla dizmiş.

üzerine fiyatlarını da yazmış.
Bir de kumbara koymuş.

Duran, ihtiyacı kadar alıyor, aldığı tutar kadar parayı kumbaraya bırakıp gdiyor.

Günün sonunda alınan ürün karşılığı para kumbarada kalıyor.

Başında kimse yok.

Hırsızlık yok, kul hakkı yeme yok, alın terine ihanet yok” demiştik dün bu köşede.

Fotoğrafını da koyduğumuz söz konusu yazımızı “ Bunu görünce, aklımıza camilerden çalınan ayakkabılardan tutun da bu ülkede yenilen kul hakları teker teker gelmeye başladı” diye bitirmiştik.

Mehmet İlhan bir mesaj göndermiş yazı ile ilgili.

özetle şunu söylüyor:

-“Bugün Almanya'da yol kenarında üreticilerin malın başında durmadan nasıl sattığını yazmışsın. Güzel bir örnek. 1950 öncesi "Köy Enstitüleri" bu işi elma domates bahçesine vb terazi koyarak dala para kesesi asarak yapmıştı. Onurlu Türk Milleti fiyata göre aldığı malın tutarını para keselerine bırakıyordu. Not: Biz camilerden ayakkabı çalmaya ihaleye fesat karıştırmaya kamu mallarını iç etmeye, rüşvet almaya, milyon Dolarları ayakkabı kutusunda saklamaya sonradan başladık!”

.....

Belediye yönetimi bu olayı ciddiye almalı…

Odunpazarı Belediyesi’nde yaşanılan bir olay var.

İşten çıkartılan 2 kişinin belediye binası içinde gerçekleştirmiş olduğu saldırı.

Olay önceki günkü meclis toplantısında da konuşulup, tartışılmış.

AK partililer “Nedir bu olay?” diye sormuş.

Belediye Başkanı Kazım Kurt da “1700 kişinin çalıştığı bir kurumda böyle şeyler olur. Konu ile ilgili suç duyurusunda bulunduk” demiş.

Yaşanan olayın hukuki süreci bir yana, belediye yönetiminin bu yaşanan olayı “olağan” bir olay gibi görünüyor olsa da ciddiye alması gerekiyor.

En azından…

Benzeri olayların olmasının önüne geçme adına gerekli önlemleri bugünden almasında yarar var.
Zira…

Yaşanan olayla ilgili olarak çok sayıda telefon alıyoruz ve aldığımız telefonların çoğunluğu belediye çalışanlarından geliyor.

Hepsinin söylediği ise “Huzursuz oluyoruz. Hatta korkuyoruz” şeklinde…

.....

Alkışlanacak hareket ama…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olağan kurultay sürecinde, mahalle delegesi seçimlerinde bazı yerlerde sandık konulmamasına isyan ederek, “Eğer Türkiye’de ‘adalet’ talebinde bulunuyorsak, o zaman önce kendi içimizde adaleti sağlayacağız. Her yerde sandık konulacak. Sandıktan kim çıkarsa saygı duyacağız” talimatını vermiş.

Alkışlanacak hareket.

Umarız, aynı adalet anlayışı doğrultusunda aynı sandık, milletvekili ve belediye başkan adaylıkları belirlenirken de unutulmaz…