Anne sen ne muhteşem bir varlıksın. Sanki süper kahramansın. Pelerinin yok ama içinde neler neler barındırırsın. Saymakla bitiremem süper güçlerini sanki dünyayı sırtında taşıyansın.

Mesela en güzel yemeği sen yaparsın, o da yetmez o yemek o kadar lezzetli olur ki çünkü içine sevgini de katarsın. Karşılıksız sevginin ete kemiğe bürünmüş halisin. Ne kadar üzülsen de, kızsan da uzatmaz, hemencecik affedersin. Kaç yaşına gelirse gelsin evladını kucağına yatıran, öpüp koklayan, o üzüldüğünde karalar bağlayansın. Küçükken yemek yemeyen çocuğunun dikkatini çekmek için elindeki tencere ve tavalarla maymunluk yapabilen tek insansın. Kafayı çocuklarıyla bozmuş, göbek bağı kopsa da yürek bağı asla kopmayan, sevgi dolu bir o kadar da fedakârsın. Her şeyi bilen, her konuda bir fikri olan, hele yemek deyince akan sular duran, pastalar, börekler uzmanlık alanı olan, örgü de tüm hünerlerini konuşturan, sağlık konusunda tam da doktor olacak bir kadınsın. Bilgili, kültürlü, görgülü, örf ve adetlerine bağlı, evlatlarını da öyle yetiştiren bu devirde adeta bulunmaz hint kumaşısın.

Çocuklarını küçükken elini tutmana rağmen yol tarafından değil de hep kaldırım tarafından yürütensin. Korumacı, düzenli, tertipli, mutlu olduğunda adeta havalara uçmaya yeltenen bir tavuk edasıyla içi kıpır kıpır edensin. Dünyanın en güzel ve en rahat kucağına sahipsin. Anne kokan, kokusu en güzel olan harikulade bir varlıksın. Olmadık yerlerde "iyi ki doğurmuşum seni” diyen en merhamet sahibi, en şefkatli kişisin. Evlatlarını asla ayırmayan, onlar için maddi manevi elinden geleni yapan, elinden gelmese de getirmek için uğraşan, ordan oraya var gücüyle koşturan bir atom karıncasın.

Evde herkesi idare eden, alttan alan, arasını bulan birleştirici bir güçsün sen. İyiliğin, sadakatin, sevginin, şefkatin güçlerini birleştirip adeta Voltran oluşturduğu sonsuzluk sembolüsün. Kızının gelin olduğunu görünce, kızı mezun olunca, hasta olunca, düşünce, ağlayınca, canı sıkılınca, velhasıl buna benzer bir sürü şeye ağlayabilen, hatta bu yazıyı okurken bile şuan duygulanıp gözleri dolabilen, her an ağlamaya meyilli bir yapısı olan bir duygu pınarısın sen.

Asla vazgeçilmeyecek olan, hep dizinin dibinde olmak istenen, güç alınan, yol gösteren, evlatlarının varlığını kendi varlığına armağan edebilecek, en önemlisi de tüm saygıdeğer annelerimiz gibi sağı solu oynamayan, hükümet gibi kadınsın sen canım annem. Seni çok seviyorum.