4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TARIM ALANLARI YOK EDİLİYOR

        Türkiye, tarım ülkesi olma özelliğini, hızla kaybediyor. Son 20 yılda 3 milyon hektar verimli tarım arazisi, amacı dışında kullanıldığı için, yok oldu. Uzmanlara göre, alternatif alan varken işlenebilir araziler, tahrip  ediliyor. Tarım arazileri, en çok sanayi, konut, turizm, madencilik ve ulaştırma amaçlı kullanılıyor.


          İzmir Foca, Ayvalık ve Burhaniye ve çevresine, yaptığımız gezilerde, yazlık uğruna, zeytinliklerin ve tarım alanlarının, yok edildiğine, tanık olduk. Oysa zeytin, toprağın üstünde bir madendir.  Zeytin, soframızın vazgeçilmez ürünüdür.
          Ayrıca Anayasamız, tarım arazileri, çayır ve meraların, amaç dışı kullanılmasını önlemeyi, devletin asli görevleri arasında saymıştır. İmar ve çevre kanunları ve yönetmelikleri tarım topraklarının, özellikle de sulanan tarım alanlarının, tarım dışı gayelerle kullanılmasını yasaklamıştır


         Ne var ki anayasamızın, kanun ve yönetmeliklerimizin, açık ve emredici hükümlerine rağmen, ülkemiz ve Eskişehir, tarım topraklarını, hızla kaybediyor. Yalnız tarım alanları mı? Kıyılar da yok ediliyor. Anayasal da suç işleniyor ama her hangi bir müdahale yok.
          Şeftalileri, kayısıları, zeytinleri, çamlıkları, zengin toprağıyla, bir zamanların cenneti olan Ege, Türk mimarlık ve şehirciliğinin kara lekesi haline gelmiş. Bidonlu güneş kolektörleri, zevksizlik numunesi yazlıkların çatılarını süslüyor! ne önlen alan, ne yasal işlem yapan makam var.
            Halbuki ülkemizin, tarım yapılabilir 28.059.000 hektar arazisi var. Devlet Su İşleri verilerine göre, bu alanlar içinde, ekonomik olarak sulanabilir tarım arazisi, 8.500.000 hektardır. Halen kamu yatırımları ile gerçekleştirilen sulamalar ve halk sulamalarının toplam alanı, 3,829.175 hektardır.Sulama tesisleri ile sulanabilecek tarım alanı ise, 4.670.825 hektardır.
            Tablo bu oluca da, Türkiye de, sanıldığı kadar, tarım toprağı, ne de sulanabilecek tarım alanı bulunmaktadır. Bundan böyle, yeni tarım alanları bulmamız veya mevcut tarım alanlarının, sınırlarını da büyütmemiz, mümkün olmadığına göre, mevcut tarım arazilerini gözümüz gibi korumamız gerekmektedir.


            Türkiye İstatistik Kurumu (TüİK) Diyarbakır Bölge Müdürlüğüne göre, Türkiye'de tarım arazilerinde, 13 yılda tarım 12,1 oranında azaldı. 13 yılda, 32 milyon 300 bin dekar tarım alanı yok oldu


            Türkiye'de, 69 kentin tarım arazisi azalırken, 12 ilin ise artış gösterdi. Türkiye'de tarım arazisi en fazla azalan il, yüzde 34,3 oranıyla Sinop oldu. Sinop'u yüzde 33,6 ile Zonguldak, yüzde 32,8 ile Batman takip etti.


           TüİK'in, verilerine göre, tarım arazilerinin kapladığı alan Türkiye’de 1992 yılında toplam 27,6 milyon hektar iken, 2017 yılında 23,4 milyon hektara geriledi. 25 yılda, yaklaşık 4 milyon hektar, yani yaklaşık Konya ili büyüklüğünde tarım arazisi kaybedildi.


           Tarım arazileri üzerindeki yapılaşmaların, mutlaka durdurulması gerekiyor. Azalmanın bu şekilde devam etmesi durumunda, önümüzdeki yıllarda  tarım ürünlerin de  daha çok dışa bağımlı bir ülke haline geleceğiz..


              Eskişehir’ de, 582.500 ha alan, yani ili yüzölçümünün %42.7’si, tarım arazisidir. Eskişehir’de, sulanabilir tarım arazisi, 350 133 ha.(%59.64), sulanan arazi 83 135 ha (%14.2) sulanamayan arazi ise, 226 102 ha (40.46) dır. Hülasa Eskişehir, küçümsenmeyecek miktarda, tarım arazisine sahip bir ildir. Ancak tarım alanlarının, yeteri kadar korunamıyor,


             Eskişehir’ in, en verimli ovası, beton yığını haline geldi.  Son yıllarda, Anayasa ve yasalara rağmen, Büyükşehir Belediye Meclisi, merkezde, son tarım alanları olan, 73 hektarlık tarım alanını, fabrikalar bölgesini, söğütönü ve batı kentteki tarım alanları, yok edilirken, Eskişehir’ deki,  Toprak Koruma Kurulu ve diğer ilgililer, adeta seyretti.
             Bugünde,  Eskişehir, Alpu’da, gerçekleştirilmek istenen,  URAYSİM projesi, özellikle de  Alpu Termik Santrali,  100-150 km yarıçapındaki 51 bin hektar, Alpu Ovası ve diğer tarım alanlarına zarar verecektir. 


             ülkemiz ve Eskişehir’ deki tarım alanları için, en büyük tehlike Alpu Ovası’nın tarım dışı kullanımının önünü açmak için, yeterli çoğunluğun sağlanması için, Toprak Koruma Kurulu yönetmeliğinde, yapılan değişikliktir.


           Tarım arazilerinin, tarım dışı kullanıma açılabilmesi için, Toprak Koruma Kurulunun karar alma biçimi, yönetmelikle değiştirildi. Daha önce, üçte iki çoğunlukla karar alabilen kurul için, artık beşte üçlük çoğunluk karar alabilecek. üstelik enerji ve ulaşım projelerinde toplantıya katılım için, çoğunluk aranmayacak.


               Yönetmelik değişikliğinin, Eskişehir ve Türkiye’nin, dört bir yanındaki verimli toprakların, tarım dışı kullanımının yolunu açacaktır. Bu yönetmelik değişikliğiyle, toprak korunmadığı gibi tarım alanlarının yok olmasına da neden olacaktır. Oysa toprak yaşamdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi