1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Bütün bunlar başımıza "yapın" dediğini yapmadığımız için geliyor...

Atatürk her yönüyle muazzam bir insan…


Bugün için yaşadığımız ve yaşayacağımız olaylara ilişkin yıllar öncesinde yaptığı uyarılar mevcut.


O’nun geçmişte üzerine basa basa söyledikleri, bugün yaşandığında, insan ister istemez hayretler içinde kalıp “Bu konuda da mı haklı çıktı?” şaşkınlığı yaşıyor.


Bakın şimdi!


Atatürk 17 Şubat 1923’de İzmir İktisat Kongresini açarken yaptığı konuşmada (O dönemin Türkçesiyle) aynen şöyle diyor:


-“Arkadaşlar, kılıç ile fetihler yapanlar. Sapanla fetihler yapanlara mağlüp olmaya ve neticede mevkilerini terk etmiye mecburdurlar.


Efendiler, dahil olduğumuz halk devrinin, milli devrin, milli tarihini yazabilmek için kalemlerimiz sapanlar olacaktır. Bence halk devri, iktisat devri kavramı ile ifade olunur”


Lafın güzelliğine, ifadenin  vurgusuna bakar mısınız?


Biz Atatürk’ün bu sözünü Ziraat Fakültelerinin duvarlarına süslü püslü harflerle yazdık ama yapmayı unuttuk.


O günden bu yana doru dürüst bir toprak reformu dahi yapmadık.


O günden bu yana köylüyü milletin efendisi haline getiremedik.


O günden bu yana sağlam ve sarsılmaz bir üretim politikası belirleyemedik.


Bu gün bizzat yaşadığımız o gıda ithalatları, sebze-meyve pahalılığı ve hatta tanzim satışları falan var ya, işte onların hepsi ve daha fazlası böyle bir dahinin “yapın” dediğini yapmadığımız için geliyor başımıza.


Dinlemediğimiz müddetçe de gelmeye devam edecek.


Zira…


O hep ve her zaman haklı çıkıyor…


90 yıl önce, bugünü işaret eden uyarılarında bile…


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


 


Kuşak deyip geçmeyin…


 


1965 ila 1979 yılları arasında doğanlar…


Yani X-kuşağı diye tanımladığımız kuşak.


Teknolojiden uzak yaşayan ve bugün için en yaşlısı 55, en genci 40 yaşında olan insanlar grubu.


xxx


1980-1999 yılları arasında doğanlar…


Yani Y-Kuşağı diye tanımlanan kuşak.


Bugün için en yaşlısı 59 en genci ise 20 yaşında olanlar.


Teknolojik gelişmelerle birlikte büyüyen, bilgisayarın, internetin, cep telefonlarının çıktığı günden itibaren, bu alandaki yeniliklere de bizzat şahitlik eden bir kesim.


xxx


2000 yılından itibaren doğanlar…


Yani Z Kuşağı diye adlandırdığımız kuşak…


Teknolojiyi kucağında buldu bu kuşağın fertleri.


Yüksek oranda IQ sahibi hepsi.


Sosyalleşmelerdi tamamen internet üzerinden.


Geleneksellikten olabildiğince uzak.


Aynı anda birkaç konu ile ilgilenebilme yetenekleri var.


Sabırsızlar. çok çabuk sıkılıyorlar.


Azim ve hırsları yok.


Söylemek istediklerini direkt olarak söyleyebiliyorlar.


Kompleks sahibi değiller.


Bir üst kuşağın düşünce ve yaşam tarzını ilkel buluyorlar.


Büyüklerin tartışma konularını yersiz ve gereksiz görüyorlar.


En yaşlısı 19 yaşında…


xxx


önümüzdeki mahalli seçimlerde bu “Z kuşağı” diye adlandırdığımız kuşağın içinde yer almış tam 1 Milyon 200 bin’e yakını “Yeni seçmen” olarak oy kullanacak…


İşin ilginç tarafı…


5 yıl sonra yapılacak olan seçimin yüzde 80 oranındaki seçmeni X-Y ve Z kuşağının insanları oluşturacak…


Diyeceğimiz o ki: bugünün mevcut partilerinin hem önümüzdeki seçimlerde, hem de gelecek seçimlerde işi bir hayli zor.


Zira…


Bu kuşakları eleştirmek ve yargılamaktan çok, bu kuşakları anlamaya çalışan partiler varlıklarını devam ettirebilecek sanki…


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


 


Demiş ki!


CHP Adana büyükşehir belediye başkan adayı Zeydan Karalar, telefonla katıldığı bir televizyon programında şunları söylemiş:


-“ Ben iddialı bir adamım, evvel Allah’ın izni, sonra Adanalı kardeşlerimin oylarıyla Belediye Başkanı olacağım ve bu güne kadar olmamış bir başarılı belediyecilik örneği göstereceğim. Adanalı kardeşlerim Eskişehir’e ya da başka bir yere özenmeyecek. Adana’yı tüm Türkiye’nin özendiği şehir haline getireceğim.”


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


 


Aklımıza geldi…


 


 


AK parti Büyükşehir belediye başkan adayı Burhan Sakallı “Bu şehirde bize oy vermeyecek bir kişi bile yok” demiş.


Söylediğini duyunca aklımıza önce Hüsamettin Cindoruk, sonra da Süleyman Demirel geldi…


Cindoruk DTP’yi kurduğunda, yapılacak ilk seçimin öncesinde  “Her sandıktan 1 oy alsak barajı aşarız” demişti.


İlk seçimde DTP baraja yaklaşamadı bile…


Demirel, seçimde oy kullanmak için okulun merdivenlerinden çıktığı sırada, aşağıdan bir vatandaş bağırmış…


-“bin tane oyum olsa sana bir tane oy bile vermem”


Demirel dönmüş bunu söyleyen adama:


-“O kadar oyu neremize koyacağız kardeşim! Sen de verme bi zahmet bize oy verme”


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


 


Bir CHP’liden dinledik…


 


Cumhuriyet Halk partili bir tanıdıktan dinledik aşağıda yazdıklarımızı:


-“Biz, partiyi iyi yönetemediği, kötü yönettiği için genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun partinin başından gitmesini istiyoruz. Erdoğan ülkeyi kötü yönetiyor ama AK partililer onun ne partinin ne de ülkenin başından gitmesini istemiyor.”


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


Biraz da gülmek lazım


 


Bahri ve Ziya Bey'ler bacanak olup, Rana ve Hülya adında sarışın iki kız kardeşle evlidirler.
Beraber bir içki aleminde Bahri Bey, Ziya Bey'e:
-Var mısın bizim sarışınları bu akşam bir zeka testine tâbi tutalım?
- Varım hem biraz eğlenmiş oluruz ve de kazanana bir burma bilezik hediye edelim.
Hanımlar da rıza gösterince Bahri Bey şöyle matrak bir soru sorar;
- Napolyon; "para artı cesaret artı enerji eşittir zafer" dediği halde niye harbi kaybetti?
Cevap Hülya Hanımdan gelir;
- Sürtünme kuvvetini hesaba katmamıştı da ondan.
Bu hazır cevap hepsinin çok hoşuna gider ve onu galip ilan ederler.
Karısını ilk tebrik eden Bahri Bey olur;
- Afferin karıcığım bir de sarışınlarla alay ederler, maşallah cin gibisin, burma bileziği hak ettin.
- Ama kocacığım ben burma bilezik istemem
- Niçin karıcığım?
- Burulmuş bileziği bileğime nasıl geçiririm?


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi