En sevdiğim aya geldik, Kasım ayı!
Eskiden sadece yaz aylarını severdim, belki de çok fazla dışarıda soğukta çalışmak zorunda kaldığım için yazın sıcağı beni mutlu ederdi bilemiyorum. Ama şimdi Eylül’den itibaren yüzüm gülmeye başlıyor.
Ne bileyim, böyle soğuk havayı, yağan yağmuru, giydiğim çizmeleri, uzun pardösümü, boynuma doladığım şalı bile çok seviyorum. Hatta Kasımda yaşanan aşkları da..
Bir çevirmenin” Sweet November” filmini “Kasımda Aşk Başkadır” diye çevirmesiyle başladı her şey.  Kasım Ayında sahiden aşkın bir başka olacağına inanıyoruz ya da inanmak istiyoruz işte..
“Sende Kasımda aşkın bir başka olacağına inanıyor musun Emine?” diye soracak olursanız, valla ne yalan söyleyeyim inanıyorum galiba.
Düşünsenize yazın sıcağın ortasında bir aşkı yaşamak yerine, kasım ayının yağan yağmurlarında ve soğuk havasında yaşamayı tercih ederim. Ne bileyim üşüten bir ayda içimi ısıtacak bir aşk olsun isterdim tabi.
Hiç Kasım ayında âşık olmadım sanırım. Ama şimdi düşündüm de ben galiba âşık olmayalı çok uzun zaman oldu.  Yazın sıcağında içimi serinleten, kışın soğuğunda içimi sıcacık yapan bir aşkı yaşayalı çok uzun zaman hem de..
Bu kadar zaman geçince insan yalnızlığına daha çok alışıyor tabi. Bir süre sonra kimse yalnızlığıma dokunmasın diyorsunuz. “Şimdi bir ilişki yaşayacağım da ne gerek var baş ağrıtmaya” dediğiniz zamanlar bile olabiliyor.
Herkes o kadar yara almış, o kadar ağzı yanmış ki en ufak bir derin duygu yaşamaya tövbeli, deli gibi temkinli. Ama sorsan hepimiz âşık olmak istiyoruz işte.
Kasım olsun Aralık olsun, belki de Temmuz.. Dünyanın neresinde olursa olsun aşk beni bulsun da diyoruz ama bir o kadarda kapalıyız.
Valla Kasımda aşkın güzelliğinden bahsedecekken bir anda aşka kendini kapatmışları yara almışları ama yine de aşkı yaşamayı isteyenleri yazmaya başladım kendimden başlayarak.
Peki, siz Kasımda hiç aşkı yaşadınız mı? Sahiden bir başka mıydı?
Ne kadar yara almış olursak olalım, sizi bilmem ama Kasım ayında yaşanacak aşkların, yaşayamasam bile güzel olacağından çok eminim diyebilirim.
Sevgilerle..
EMİNE GİRGİN