Halil Sarıgöz
Proletaryanın Büyülü Kutusu - Türkiye İşçi Partisi Radyoda 1961-1971
Bu hafta Türkiye’nin Demokrasi Serüveni Serisine bir ara vererek, ki aslında ülkemizin demokrasi serüveninde önemli bir yeri olan bir parti ile ilgili yazılan bir kitaptan dolayısıyla o partiden bahsetmek de serimizden çok da kopmadığımızı gösteriyor... Son zamanlarda okumuş olduğum en özel kitaplardan birisi olan Türkiye İşçi Partisi Radyoda: Proletaryanın Büyülü Kutusu (1961-1971) isimli kitaba değinmek hem de kitabın konusunun dönem şartlarındaki etkisi üzerinden bahsetmek istiyorum. Kitap, Yordam Kitap Yayınlarından 2021 yılında çıkmış, hazırlayanlardan birisi TİP’in kurucularından Attila Aşut, diğeri ise yaptığı çalışmalar, kaleme aldığı eserler sebebiyle de benim için çok kıymetli olan Ankara İlef’ten Gökhan Atılgan Hoca...
27 Mayıs’ın ardından hazırlanan 1961 Anayasasının -ki ülkemize şimdiye dek gelmiş en özgürlükçü Anayasa, 1961 Anayasasıdır- getirdiği kazanımlarla Türk siyasal yaşamı yeni bir düzleme kavuşuyordu. Bu konjonktürde, 13 Şubat 1961’de kitaptaki tabiriyle bu topraklardaki sol, sosyalist kesim için “Gogol’ün paltosuna” benzetilen Türkiye İşçi Partisi 12 Sendikacı tarafından kuruldu. Yazımı TİP’li yıllardan veyahut siyasal yaşantımızda TİP’in yerinden bahsetmekten ziyade kitap üzerinden sürdüreceğim.
Bu kitap gerçekten benim ufkumda çok farklı şeyler yarattı. Çünkü adeta 60’lı yıllarda verilen mücadelenin aynasıydı... Proletaryanın Büyülü Kutusu, içerisinde Mehmet Ali Aybar, Yaşar Kemal, Can Yücel, Çetin Altan, Kemal Türkler, Hamdoş, Rıza Kuas gibi isimler efsanevi radyo konuşmalarının hem metin halini hem de karekod ile ulaşabileceğimiz ses kayıtlarını barındırıyor. Aybar’ın meşhur “Irgaatlaar!!” diye başladığı konuşmasını dinlemek veyahut büyük aydın Yaşar Kemal’in parti üyesi sıfatıyla TİP için yaptığı propaganda kaydına ulaşmak ya da Hamdoş gibi “sıradan” bir yurttaşın bir parti adına devlet radyosunda yaptığı konuşmayı dinlemek gerçekten çok özel bir his... Elbette ki kitap sadece konuşma metinlerden ibaret değil, kitabın kendi tanıtımında da yazdığı gibi, Proletaryanın Büyülü Kutusu ayrıca sosyalistlerin devlet radyosundan yaptıkları konuşmalarla hayatı değişen insanların öykülerini anlattığı gibi bu konuşmaları yapan kişilerin portrelerine de yer veriyor. Şekibe Çelenk’ten Mehmet Ali Aybar’a, Behice Boran’dan Hamdoş’a, Nazife Cemgil’den Kemal Türkler’e, Yaşar Kemal’den Can Yücel’e, Hasan Hüseyin Korkmazgil’den Tarık Ziya Ekinci’ye pek çok portre de yer alıyor...
Kitap hakkında yazılacak epey bir şey var, ancak kanımca ne kadar bahsetsem az kalacağı için bu kadarı kâfi olarak düşündüm. Sonuç kısmı olarak kısa bir özetlemek gerekirse, kitap gerçekten adının ağırlığını taşıyor son derece büyülü... 60’lı yıllarda yurttaşlara ulaşmak için tek doğru düzgün iletişim aracı olan radyonun sosyalistler tarafından ne kadar etkili bir şekilde kullanıldığı ve dönem şartlarında bu büyülü kutunun toplumumuzda nasıl bir etki yarattığı konusunda son derece keyifli bir yolculuğa çıkmak isterseniz kitaba bir göz atmanızı öneririm... 500 küsür sayfalık bu yolculuk inanın farkında dahi olmadan sona erecektir...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.